Yenidoğan Bebek
5 Ocak 2023Yenidoğan Bebek Sağlığı
7 Ocak 2023Çocuklarda akran zorbalığı her dönemde yaşanan bir durumdur. Ancak son zamanlarda özellikle okullarda akran zorbalığına maruz kalan çok sayıda çocuk vardır. Sevgi dolu bir evde yaşayan çocuklarınız dış dünyaya adım atmaya başladığında, her şeyin evdeki kadar huzurlu, çözülebilir ya da kolay olmadığını gördüklerinde alışmaya, kabullenmeye başlayacakları 2. hayatları “Merhaba” diyeceklerdir.
Akran Zorbalığı Nedir?
Akran Zorbalığı çocuğun kendi yaş grubundaki arkadaş yada arkadaşlarına yönelik sözel, fiziksel, zarar verici davranışlarına denir.
Akran Zorbalığı Türleri Nelerdir?
Çocuklarda akran zorbalığı sadece fiziksel şiddet yaşandığında değil, günümüzde en sık rastlanan sözel şiddet olmak üzere bir çok türü bulunmaktadır.
- Sözel Zorbalık: Son zamanlarda çok sık rastlanan bu yöntem ile, alaycı yaklaşım, argo cümlelerle karşı tarafı utandırmak, üzmek adına yapılmaktadır.
- Fiziki Zorbalık: Karşı tarafa bedenen zarar vermeyle başlayan vurma, itme gibi davranışlardır.
- Cinsel Zorbalık: Bedensel dokunma, tacizde bulunma.
- Sosyal Zorbalık: Kişiyi yalnızlaştırmaya yönelik, arkadaşlarından uzaklaştırmaya çalışmak.
- Siber Zorbalık: Özel alanına saygısızlık yaparak video, fotoğraf çekimi yapılarak sosyal medya alanlarından paylaşma tehditi.
Zorbalık türü ne olursa olsun hiçbirinin onaylanacak, savunulacak bir yanı yoktur. Bu konuda gerek ebeveynler gerekse okulda öğretmenler tarafından sıkı bir takip ile kontroller yapılmalı ve mağdur çocuk için doğru ve ortak bir yol bulunmalıdır.
Akran zorbalığı nereye şikayet edilir?
Akran Zorbalığına Maruz Kalan Çocuk Davranışları
Çocuklarda akran zorbalığı, zorbalığa uğrayan çocukların ciddi boyutta fiziksel bir şiddete maruz kalmamışlarsa, konuşarak anlatmak istedikleri bir durum değildir. Ancak siz çocuğunuzun davranışlarından anlayabilirsiniz.
- Normalden daha öfkeli bir davranış
- Yalnız kalmak isteme
- Okula gitmek istememe
- Argo konuşmalar yapmak
- Beslenme bozuklukları
- Okulda başarısızlık
- Özgüven eksikliği
- Odaklanmada zorluk
- Tırnak Yeme
Liste çocuğunuzun davranış değişikliğine göre uzayabilir. Kısacası normalden farklı gördüğünüz her davranışı önemsemelisiniz.
Akran Zorbalığına Karşı Ailelerin Alacağı Önlemler
Ebeveyn olarak yapacağınız en önemli ve çocuğunuz için en değerli şey önyargısız “dinlemek”. Çocuğunuz cümleye başlamadan “sen de vuramadın mı 1 tane?, kendini ezdiriyorsun?, utanmadan dayak mı yedin?..” gibi cümlelerle lafa girecekseniz sakinleşerek ve çocuğunuzu anlamaya çalışarak yaklaşmalısınız.
Çocuğunuzun nasıl bir akran zorbalığı yaşadığını bilmiyorsunuz, ona hissettirdiği duygular sizinle aynı olamayabilir. Sizin yaşam tecrübenizle çocuğunuzun yaşadıkları aynı değil. Tüm bunları göz önünde tutarak ve çocuğunuzun size olan güvenini sarsmadan yaklaşmanız önemlidir.
Çocuğunuzu, onu gerçekten anlayarak dinledikten sonra, duygularının ve yaşadıklarının zor olduğunu, böyle durumların yaşanabileceğini, her zaman yanında olduğunuzu ve yapılacak (öğretmen vs) görüşmesinde destek olacağınızı ona söylemeli ve varsa sizin de yaşadığınız bir akran zorbalığı örneği paylaşmanız içini rahatlatacaktır.
Çocuğunuzun her koşulda yanında olmanız onun adına hakkını savunmanız demek değildir. Çocuğunuz kendisini savunabilmeli. Siz ancak koşulsuz sevginizle onun yanında olabilirsiniz. Savunmak için her zaman sizi bulamayabilir. Bunu ayrı bir başlıkta detaylı anlatacağım.
Çocuklar bu dönemde en çok “özgüven eksikliği” yaşamaktadır. Bu konuda ilgi alanı olabileceği etkinliklere yönlendirebilirsiniz. Çocuğunuz “hayır” demeyi öğrenmeli. Buna önce size “hayır” diyerek başlamalıdır. Evde birey olduğunu hissetmelidir ve istemediği kararlarını sizden korkmadan dile getirmelidir.
Farkındalık sadece akran zorbalığı yaşamış çocuğun ebeveynli değildir. Asıl büyük görev ve sorumluluk bu zorbalığı yapan ebeveynlerin tutum ve davranışlarıdır. Çocuklarının bu davranışı neden yaptıklarının gözlemini iyi yapmaları ve hızlıca harekete geçmeleri gerekmektedir. Eksik kaldığınız noktada mutlaka uzmanlardan destek almalısınız ve çocuğunuz için önce kendinize yapacağınız özeleştiri çok fazla yol almanızı sağlamaktadır.
Çocuklara Kendini Savunmayı Öğretmek
Çocuğunuz yaşına göre kitaplardan faydalanmanız oldukça önemli ve verimli olacaktır. Çocuklara daha basit ifadeler kullanmak daha kolay anlamalarını sağlayacaktır.
Hiç bir zaman “O sana vuruyorsa sende vur, elin armut mu topluyor..” gibi ifadeler kullanılmalıdır. Bu ifafadeler günümüzde çok fazla var. Artık birileri şiddete karşılık şiddet önerisi zincirini kırmalı. ” Ne yapsın dayak mı yesin?” dediniz değil mi? Kendini korumak sadece fiziksel şiddetle mümkün değil.
Akran zorbalığı maruz kalan çocuk, arkadaşını sözel uyarmalıdır. “Bana vuramazsın” gibi net bir ifade ile onu durdurmalıdır. Bunu yapmasına rağmen devam ediyorsa öğretmeni ile paylaşmalıdır. Burası çok önemli lütfen herkes gibi düşünüp bu şiddete destek olmayalım. Bir yerlerden başlamalıyız.
Akran Zorbalığına Özendirmeyin!
Günümüzde çok fazla denk geldiğim akran zorbalığı konusu eminim bilinçli çoğu aileyi tedirgin eden, üzen ve düşündüren bir durum haline geldi. İnternette, haberlerde ve çevremizde en sık duyduğumuz konu oldu.
Birbirine bağlı bir halka gibi düşünüyorum, bir yerde başlıyor ve aradan sağlam kalanlar sıyrılıp halkanın diğer ucundan devam eden şiddet örgüsü.
Ailelere her konuda olduğu gibi bu konuda da çok büyük görevler düşmektedir. Akran Zorbalığına yol açan en büyük etki içeriklerini bilmediğimiz ama çocuğumuzun izlemesine müsaade ettiğimiz telefon, tablet videoları. Bağımlı hale gelmiş bir nesil, çok üzücü. Çocuklarımız elden gidiyor!
Teknoloji Bağımlılığı
Bir çocuk merak ettiklerini ailesine soru sorarak, öğrenme isteğini oyun oynayarak, sevgiyi hissederek, duyguları ifade ederek, sizinle vakit geçirerek telafi etmelidir. Saatlerce elinde telefon, tablet tutarak değil.
Yaşananlar ve okuduklarımızın yükü bu çocuklara fazla. Herkesten “yeni nesil çocukları akıllı” diye çok duyuyorum. Evet çok akıllılar, meraklılar, çok soruyorlar, çok oynamak istiyorlar, çok sevilmek, çok saygı görmek. Sorularına cevap veremediğimizde, vaktimiz olmadığında, kolay yol içeriğini bilmediğimiz, dinlemediğimiz video içeriklerini ellerine tutuşturmak oluyor.
Hayat yeterince yorucu, çalışmak, ev işleri, koşullar, ekonomi derken zaman yönetimi zor biliyorum, yaşıyorum. Ancak tüm bunlara göğüs gerecek gücü bulup çocukların bu denli 2. plana atılmasını doğru bulmuyorum. Bu zinciri birileri kırmalı. Teknolojiden tamamen uzak değil ama kontrollü olmalıdır. Öyle akıllı ve güzel bir çocukluk ki yeni nesil, geleceğe ışık tutacak ama karanlıkta kalmış!
Annece yaşadığım tecrübelerimi paylaştığım, duygularını anladığım ve ortak olduğum yazılarımdan haberdar olmak için @anneceblog instagram sayfamı takip edebilirsiniz.
“anneceblog.com‘da yer alan tüm bilgiler anne içgüdüsüyle ve tecrübesiyle yazılmıştır.”